Düzce’ye bağlı yedi ilçe ve köylerinde yaşayan yöre insanlarının düğün gelenekleri ve müzik pratiklerinin yer aldığı çalışma, Düzce Belediyesi’nin katkılarıyla "Geçmişten Günümüze Düzce Düğün Adetleri ve Müzik Pratikleri" adıyla kitap olarak yayımlandı.
Düzce’ye dair toplum, kültür ve müzikoloji ekseninde çıkılan yolculuğun ilk durağı 2023 yılında "Düzce İli Halk Müziği Kültürü" başlığı ile Düzce Üniversitesi tarafından projelendirilerek kitaplaştırılmıştı. İkinci aşamada ise Prof. Dr. Haluk Yücel oluşturduğu eserle, bu alana önemli katkı sundu.
Çalışmayla ilgili düşüncelerini dile getiren Prof. Dr. Haluk Yücel, "İstanbul ve Ankara metropollerinin ortasında konumlanan Düzce, sadece Anadolu’dan değil, Kafkasya başta olmak üzere Balkanlardan da büyük göçler almış bir şehirdir. Düzce şehir kimliği ve kültürel motifi bundan dolayı çok zengindir. Bu zenginlik düğün kültürlerine de yansımaktadır. Bu kitap, Düzce’ye dair geleneklerin tarihi ve sosyo-kültürel bir analizini sunarken, aynı zamanda farklı etnik grupların düğün kültürlerini, müzik ritüellerini ve çalgılarını derinlemesine incelemektedir. Lazlar, Hemşinliler, Çerkesler, Abhazlar, Romanlar, Kürtler, Türkler gibi farklı toplulukların düğün geleneklerini karşılaştırmalı olarak sunmakta ve kültürel etkileşimlerin Düzce’nin düğün ritüellerine olan etkilerini değerlendirmektedir. Ayrıca düğünlerde kullanılan çalgılar, oyunlar, maniler ve türküler gibi somut olmayan kültürel miras öğeleri de titizlikle işlenmiştir" şeklinde konuştu.
Düğünleri, sadece iki insanın hayatını birleştirdiği anlar olmanın ötesinde, bir toplumun ortak hafızasının ve dayanışma ruhunun sergilendiği sosyal olaylar olarak nitelendiren Haluk Yücel, "Bu nedenle, düğünlerimizi ve içlerinde yaşatılan müzikal pratikleri anlayarak, bu gelenekleri gelecek nesillere aktarmak, kültürel mirasımızın korunması açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu kitap, Düzce’nin zengin kültürel yapısını, farklı etnik grupların bir araya gelerek oluşturduğu ortak yaşam alanlarını ve bu yapının müzik ve dans pratikleriyle nasıl yoğun bir duygu atmosferi oluşturduğunu bizlere göstermektedir. Alan çalışmasına dayalı olarak hazırlanan bu eser, sadece müzikoloji ve halk bilimi alanında çalışan akademisyenler için değil, aynı zamanda kültürel çeşitliliği anlamak isteyen geniş bir okuyucu kitlesi için de bir başvuru kaynağı niteliğindedir" ifadelerini kullandı.